Telefonda ‘onay’lı dolandırıcılık
Telefonla dolandırıcılık işlemlerine bir yenisi daha eklendi. Dolandırıcılar kredi kartı numarasına ulaştığı vatandaşı arayarak hesaplarından sigorta satışı yapıldığını söylüyor. ‘Yapılmayan’ işlemin iptal edilebilmesi için ‘onay’ istiyor. Sigorta satışından dolayı daha fazla para ödeyeceğini düşünen vatandaş da 300 liralık iptal işlemine onay veriyor.
Aynı firmalar, hastanelerle anlaşmaları olmadığı halde yüksek ücretten check-up satışıyla vatandaşları dolandırıyor.
“0850 ile başlayan bir telefon numarası üzerinden arandım. Telefondaki kişi bir şirketin adını verip kredi kartı bilgilerimi ve TC kimlik numaramı da söyleyerek, hesabımdan sağlık sigortası satışı yapıldığını, iptal etmek isteyip istemediğimi sordu. Ancak böyle bir satın alma yapmamıştım. Ben de iptal etmek istediğimi söyledim. Bunun karşılığında 300 lira ödemem gerektiğini ve işlemin gerçekleşmesi için onay vermem gerektiğini söyledi. Bir gariplik vardı. Düşünme payı istedim Telefonu kapattım. Bankamı aradım ve kartın iptal edilmesini sağladım. Dolandırıcılıktan bu şekilde kurtulabildim.”
ÖNCE GÜVEN OLUŞUYOR
Yukarıdaki olayı anlatan kişi, son günlerde sıkça gündeme gelen telefonla yapılan dolandırıcılıktan etkilenenlerden sadece biri. Uygulanan yöntem ise diğerlerine göre biraz daha farklı. Burada aranan kişinin verilerine önceden ulaşılıyor. Arayan müşteri temsilcisinin elinde, kişinin TC kimlik numarası da var, kredi kartı numaraları da. Bu sayede karşı tarafla kurulan ilişkide bir ‘güven’ ortamı oluşturuluyor. Olay da bu noktada başlıyor. Tüketicileri kendilerine inandırmak üzerine kurulan sistemde, vatandaş yapıldığı iddia edilen sigorta satışına daha fazla ödemektense, 300 lira ödemeyi gözden çıkarıyor. Satılan sözde sigorta hizmetinin de fiyatları farklılık gösteriyor. Büyük bir fırsat olarak sunulan sigorta ve diğer hizmetlerin fiyatları ise dışarıda yapılacak bir işleme göre daha pahalı sunuluyor. İşin diğer boyutu ise ortada böyle bir sigorta şirketi bulunmuyor.
İptal işleminin gerçekleşmesi için arayan müşteri temsilcisi uzun bir konuşmanın ardından ikna edilen tüketiciye şu soruyu soruyor: “İşlemin gerçekleşmesi için 300 liralık bedeli ödemeyi onaylıyor musunuz?” Müşteri temsilcisi ortada iptal edilecek bir işlem olmadığı için kurduğu cümlede ‘iptal’ yerine ‘işlem’ kelimesini kullanıyor. Bu şekilde tüketiciden ‘onay’ alan müşteri temsilcisi, ileride yaşanabilecek yasal prosedürden kurtulmak için bu yöntemi kullanıyor. Görüşmenin başında ise ‘konuşmanın ses kaydı altında’ yapıldığı
bilgisi de veriliyor.
Çok yöntem var
SÖZ konusu firmaların dolandırıcılıktaki tek yöntemi de bu değil. Telefonla 299 liralık check-up satışları da anlaşmalı olduklarını iddia ettikleri hastanelerde geçerli olmuyor. Firmalar ‘Saçınızın telinden ayağınızın tırnağına kadar kontrol edileceksiniz’ diyerek tüketiciyi ikna etmeye çalışıyor. Firmanın anlaşmalı olduklarını söylediği hastaneler arandığında ise hastane yetkilileri, adı geçen şirketlerle hastanelerinin bir anlaşmaları olmadığını söylüyor. Hastanelerinde check-up hizmetinin 175 lira olduğunu belirten yetkililer, “Bu konuyla ilgili günde 2-3 telefon alıyoruz. Müşterilerimizi sürekli uyarıyoruz. Ancak bu oyuna düşen çok kişi var” diyor.
Nasıl korunabiliriz
EMİN olmadığınız numaralardan gelen çağrılara dikkat edin. Telefondan satış yapılmak isteniyorsa kurumun belgesini isteyin. Emin olamıyorsanız kişisel verilerinizi kesinlikle karşı tarafla paylaşmayın. Telefonda işlem yapmak için kurumların numaralarını siz arayıp işleminizi gerçekleştirin. Kart bilgilerinizin yasadışı faaliyet gösteren kurumların eline geçtiğini düşünüyorsanız bankanızla irtibata geçin. Şüpheli işlemlerden kurtulmak için kartınızın iptal edilmesini sağlayın.
Aynı firmalar, hastanelerle anlaşmaları olmadığı halde yüksek ücretten check-up satışıyla vatandaşları dolandırıyor.
“0850 ile başlayan bir telefon numarası üzerinden arandım. Telefondaki kişi bir şirketin adını verip kredi kartı bilgilerimi ve TC kimlik numaramı da söyleyerek, hesabımdan sağlık sigortası satışı yapıldığını, iptal etmek isteyip istemediğimi sordu. Ancak böyle bir satın alma yapmamıştım. Ben de iptal etmek istediğimi söyledim. Bunun karşılığında 300 lira ödemem gerektiğini ve işlemin gerçekleşmesi için onay vermem gerektiğini söyledi. Bir gariplik vardı. Düşünme payı istedim Telefonu kapattım. Bankamı aradım ve kartın iptal edilmesini sağladım. Dolandırıcılıktan bu şekilde kurtulabildim.”
ÖNCE GÜVEN OLUŞUYOR
Yukarıdaki olayı anlatan kişi, son günlerde sıkça gündeme gelen telefonla yapılan dolandırıcılıktan etkilenenlerden sadece biri. Uygulanan yöntem ise diğerlerine göre biraz daha farklı. Burada aranan kişinin verilerine önceden ulaşılıyor. Arayan müşteri temsilcisinin elinde, kişinin TC kimlik numarası da var, kredi kartı numaraları da. Bu sayede karşı tarafla kurulan ilişkide bir ‘güven’ ortamı oluşturuluyor. Olay da bu noktada başlıyor. Tüketicileri kendilerine inandırmak üzerine kurulan sistemde, vatandaş yapıldığı iddia edilen sigorta satışına daha fazla ödemektense, 300 lira ödemeyi gözden çıkarıyor. Satılan sözde sigorta hizmetinin de fiyatları farklılık gösteriyor. Büyük bir fırsat olarak sunulan sigorta ve diğer hizmetlerin fiyatları ise dışarıda yapılacak bir işleme göre daha pahalı sunuluyor. İşin diğer boyutu ise ortada böyle bir sigorta şirketi bulunmuyor.
İptal işleminin gerçekleşmesi için arayan müşteri temsilcisi uzun bir konuşmanın ardından ikna edilen tüketiciye şu soruyu soruyor: “İşlemin gerçekleşmesi için 300 liralık bedeli ödemeyi onaylıyor musunuz?” Müşteri temsilcisi ortada iptal edilecek bir işlem olmadığı için kurduğu cümlede ‘iptal’ yerine ‘işlem’ kelimesini kullanıyor. Bu şekilde tüketiciden ‘onay’ alan müşteri temsilcisi, ileride yaşanabilecek yasal prosedürden kurtulmak için bu yöntemi kullanıyor. Görüşmenin başında ise ‘konuşmanın ses kaydı altında’ yapıldığı
bilgisi de veriliyor.
Çok yöntem var
SÖZ konusu firmaların dolandırıcılıktaki tek yöntemi de bu değil. Telefonla 299 liralık check-up satışları da anlaşmalı olduklarını iddia ettikleri hastanelerde geçerli olmuyor. Firmalar ‘Saçınızın telinden ayağınızın tırnağına kadar kontrol edileceksiniz’ diyerek tüketiciyi ikna etmeye çalışıyor. Firmanın anlaşmalı olduklarını söylediği hastaneler arandığında ise hastane yetkilileri, adı geçen şirketlerle hastanelerinin bir anlaşmaları olmadığını söylüyor. Hastanelerinde check-up hizmetinin 175 lira olduğunu belirten yetkililer, “Bu konuyla ilgili günde 2-3 telefon alıyoruz. Müşterilerimizi sürekli uyarıyoruz. Ancak bu oyuna düşen çok kişi var” diyor.
Nasıl korunabiliriz
EMİN olmadığınız numaralardan gelen çağrılara dikkat edin. Telefondan satış yapılmak isteniyorsa kurumun belgesini isteyin. Emin olamıyorsanız kişisel verilerinizi kesinlikle karşı tarafla paylaşmayın. Telefonda işlem yapmak için kurumların numaralarını siz arayıp işleminizi gerçekleştirin. Kart bilgilerinizin yasadışı faaliyet gösteren kurumların eline geçtiğini düşünüyorsanız bankanızla irtibata geçin. Şüpheli işlemlerden kurtulmak için kartınızın iptal edilmesini sağlayın.