ceza kanunu

Dolandırıcılık suçu

Bir kişiyi kandırabilecek nitelikte hile ve
desiseler yaparak hataya düşürerek veya mağdurda esasen var olan
hatadan hile ve desise kullanmak suretiyle yararlanarak onun veya
başkasının zararına, kendisine veya başkasına haksız bir menfaat
sağlamak dolandırıcılık suçunu oluşturuyordu.

5237 sayılı yasa dolandırıcılık suçunun basit şeklini 157.
maddede tanımlamıştır. Bu tanıma göre hileli davranışlarla bir kimseyi
aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya
başkasına bir yarar sağlamak dolandırıcılıktır. Yeni hükümle eski hüküm

Korunan hukuki yarar Zilyetlik

Hırsızlık ile korunan hukuki yararın zilyetlik olduğunu
savunanlar bulunduğu gibi, bu suç ile korunanın mülkiyet olduğunu kabul
edenler de vardır.

Ancak, yeni ceza kanununun suçu düzenleme şekli karşısında,
hırsızlık suçu ile korunmak istenen hukuki yararın zilyetlik olduğunu
kabul etmek daha kolay görünmektedir. Zira 141. maddede suçun oluşumunun
malın zilyedinin rızasının olmaması halinde mümkün bulunduğu kabul
edilmiştir. Eski düzenleme malın sahibinin rızası olmaksızın alınmasını suç
sayıyordu.
Kısacası, suçun temel şekline ilişkin olarak ilk farklılık, Yeni Türk